Sayfalar

USS Buchanan'dan TCG Gelibolu'na

Şubat 1941'de ABD, New Jersey eyaleti Kearny’de kızağa konduğunda büyük olasılıkla adı da borda numarası da belli değildir. Kasım 1941’de denize indirildiğinde ise artık bir ismi ve numarası vardır; USS Buchanan DD-484. Bu destroyere Buchanan ismi, Amerikan iç savaşında federasyon güçlerinin donanmasında önemli görevler üstlenen Amiral Franklin Buchanan’ın (1800-1874) onuruna verilmiştir.
ABD Donanmasına katıldığında takvimler Mart 1942’yi göstermekte ve II.Dünya Savaşı da tüm hızıyla devam etmektedir. USS Buchanan Donanmaya katıldığı 1942 yılından 1946 yılına kadar görev aldığı Güney Pasifik’te girdiği muharebelerde birçok düşman gemisi, uçağı ve bataryasını tahrip ettiği gibi kendisi de ciddi yaralar almıştır.
Bu zorlu dönemden sonra Ekim 1945’de ABD’nin doğu kıyılarında görev alan USS Buchanan, daha sonra Mayıs 1946’da 2 yıl yedekte bekletileceği South Carolina’da Charleston Limanına çekilmiştir.
1948 yılında, askeri anlaşmalar çerçevesinde, aralarında USS Buchanan (DD-484), USS Mc Calla (DD-488) ve USS Lardner (DD-487)’nin de bulunduğu bir grup savaş gemisinin Türkiye’ye verilmesi kararlaştırılır. Türkiye’ye verilecek gemiler yedeğe ayrılmış olduklarından yeniden yolculuğa hazırlanması ve günün teknolojisine uygun değişikliklerin yapılması sürecinde bakıma alınırlar.

Bu arada İstanbul Kasımpaşa’da bulunan Türk Donanmasında görevli Astsubay Mustafa Sait’in, 1933'de Piyade Teğmen olarak Türk Ordusuna katılan ağabeyi Hasan Hilmi, 1938’de Üsteğmen iken Rahmiye ile evlenmiştir. O tarihten beri Rahmiye’nin kız kardeşi Muazzez, Mustafa Sait’in dikkatini çekmektedir. Takvimler 1948’i gösterdiğinde aileler arasındaki formaliteler tamamlanmış Mustafa Sait ile Muazzez’in evlenmesine karar verilmiştir. Hazırlıklar başlar. Mustafa Sait, ağabeyi Şakir ve anneleri bir tanıdıklarının Bostancı Altıntepe’deki evlerinde yaşamaktadırlar. Çift 2 Ekim 1948 günü evlenirler ve Altıntepe'deki bu eve yerleşirler.
Mustafa Sait, Amerikan Donanması’ndan Türk Donanması’na verilecek gemiler ile ilgili temel eğitimlerden sonra gemileri teslim alıp Gölcük’e getirmek için Amerika’ya gönderilmek üzere görevlendirilen mürettebat içinde olduğu bilgisini aldığında henüz onbeş günlük evlidir.
29 Ekim 1948’de, 27 günlük eşini, annesini ve maliye memuru olan Şakir ağabeyini Bostancı’da bırakarak yaklaşık 6 ay sürecek gurbet görevi için Amerika’ya gider.Bu teslimatta 2 gemi alınacaktır; USS Buchanan ve USS Mc Calla.
Gemiler II. Dünya Savaşı sonrası South Carolina’da Charleston Limanında yedeğe çekilmişlerdir. Yaklaşık 2 yıl yedekte bekledikleri bu limandan 1948 sonlarında biraz daha kuzeyde, Türkiye’den gelen eğitim alacak mürettebatın da yerleştiği Virginia eyaletinin Norfolk limanına getirilmiştir. Mustafa Sait için bu yaşta (23) vatanından çok uzaklarda görev almanın heyecanı yanında, dünyayı dizayn etmeye çalışan bir süper gücü, bir Amerikan rüyasını yakından görmenin de farklı bir heyecan olduğu muhakkaktır. Gemilerde teknik düzenlemeler yapılırken personelin de gemiye uyum eğitimleri başlamıştır. Mustafa Sait, USS Buchanan’da görevlendirilmiş, sonar astsubayı olarak eğitim almaktadır.

Bunun yanında Vatan ve ev hasreti yabana atılmayacak bir sıkıntı olmaktadır. Haberleşme bugüne göre bir hayli zor, ama bir o kadar da romantiktir. Hasreti bir nebze olsun azaltmak için o yılların modası olan arkaları güzel notlar yazılı fotoğraflar yollanır karşılıklı.

Norfolk Virginia’ya geldiklerinden bu yana 6 ay geçmiş, 2 gemi ve personeli Norfolk’tan ayrılıp oldukça uzun ve güç bir deniz yolculuğu yapmaya hazırdır.

29 Nisan 1949 günü Norfolk limanında 2 gemiye törenle Türk bayrağı çekilir ve gemiler Türk askerine teslim edilir. Artık USS Buchanan, "TCG Gelibolu D-346", USS Mc Calla ise "TCG Giresun D-345" olarak isim ve borda numarası almışlardır. Gemiler Amerika’dan ayrılıp Atlas Okyanusu, Akdeniz, Ege Denizi ve Marmara Denizini güç ve uzun bir yolculuktan sonra aşarak Gölcük’e demir atarlar.

Mustafa Sait, Gölcük Donanma Komutanlığı’nda kara görevine tayin olduğu 1954 yılına kadar TCG Gelibolu gemisi dâhil birkaç gemide daha görev alır. 1958 yılında, Astsubaylara sınavla Subay olma hakkı veren imkândan yararlanarak sınavları kazanır ve Subay olur. 1973’de Kd.Yzb. rütbesinde iken emekli olur.

TCG Gelibolu isimli D-346 borda numaralı Destroyer, yaklaşık 27 senesi Türk Bahriyesi olmak üzere 34 sene hizmetten sonra 1976 yılında Gölcük Donanma Komutanlığı’ndan emekliye ayrılır.

Mustafa Sait 1982 yılında henüz 57 yaşında iken bir rahatsızlık sonucu hayata veda eder.

*****

Babam (Mustafa Sait) ve Annemden (Muazzez) dinlediklerim ve NavSource Naval History web sitesinden yararlanarak tarafımdan derlenmiştir.
SİNAN ARIKTEKİN

* NavSource Naval History www.navsource.org


Karşılıklı gönderilen fotoğraflar ve arkalarındaki notlar;



Fotoğraflar arkasındaki notlar;

Amerika'dan İstanbul'a gönderilen kartın arkasındaki not;

"Şu anda fersahlarca uzakta kalmış sevgili vatanım ve yuvam, Kim bilir siz ne alemdesiniz. İşte ben ve işte gayem, yurduma uçarak, yuvama koşarak geldim."

İstanbul'dan Mustafa Sait'e gönderilen kartın arkasındaki not;

"27.XI.948 Karları ısıtmaya başladık.Bu kadar misafiri ağırlamaya yerin var mı? İşte hep birden geldik. Ağan (Ağabeyin) imza."

*

Yazıdaki bazı teknik açıklamalar;
Borda numarası: Geminin burnunda bulunan genelde savaş gemilerinde uygulanan bir tür plaka numarası...

Sonar(Sound Navigation And Ranging) ses dalgalarını kullanarak cismin boyut, uzaklık ve diğer verileri görmemize yarayan alet. Sesin su altında yayılmasını kullanarak su altında su üstünde gezmeyi, haberleşmeyi ve diğer cisimleri tespit etmeyi sağlayan bir tekniktir. Savaş gemilerinde düşman denizaltılarının yerini belirlemede kullanılır.

Kd.Yzb. : Kıdemli Yüzbaşı. Astsubaylıktan sınavla Subay olabilenler o dönemde en fazla Kıdemli Yüzbaşı rütbesine kadar yükselebiliyorlardı.


.

Hiç yorum yok: